Türkiye Telsiz ve Radyo Amatörleri Bilgi Paylaşım Platformu
Hoşgeldiniz
Ziyaretçi
. Lütfen
giriş yapın
veya
kayıt olun
.
1 Saat
1 Gün
1 Hafta
1 Ay
Her zaman
Kullanıcı adınızı, şifrenizi ve aktif kalma süresini giriniz
Haberler:
Ana Sayfa
Forum
Yardım
Giriş Yap
Kayıt Ol
Amatör Telsizcilik - Türkiye Telsiz ve Radyo Amatörleri Bilgi Paylaşım Platformu
»
AMATÖR TELSİZCİLİK,PAYLAŞIMLARIMIZ
»
MAKALELER
(Moderatör:
TA3DP
) »
AĞABEYLİK SANATI
« Mika Kapasitörler Ve Türkiye'de Radyo Amatörlüğü
|
WINDOM ANTEN - WINDOM ANTENNA »
Yazdır
Sayfa: [
1
]
Aşağı git
Gönderen
Konu: AĞABEYLİK SANATI (Okunma sayısı 10407 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
TA3BQ
Ziyaretçi
AĞABEYLİK SANATI
«
:
23 Ocak 2011, 17:59:03 »
Ağabeylik Sanatı
Bu gün sizlerle ağabeyliği konuşalım istedim, biliyorsunuz ağabeylik her zaman heryerde çok mühim bir olgudur..Yaşamımızın her bölümünde hepimizin ağabeyleri olmuştur, olacaktır..
Her meslek grubunun, okulun, eğitimin her safhasının, her hobinin Ağabeyleri vardır ve olacaktır..Bunlar o grubun eskileri, tecrübelileri, kıdemlileri ve yaşlılarıdır ..Tabii ki akıl yaşta değil baştadır ama bu her şahıs için söylenemez..Takdir edersiniz ki bu kategoriye giren herkesin ağabeylik yapabilecekleri söylenemez çünkü bunu yapabilmenin yolu çok iyi donanımlı, eğitimli, bilgili, sabırlı olmaktan geçer..Ancak kabul etmeliyiz ki bu sıraladıklarımızın hepsinin ayni amatörde toplanmasını da bekliyemeyiz...
Ağabeylik yapmak, ağabey olmak zor sanattır, zor iştir, kolay değildir çünkü temelinde kendinden küçüklere kol kanat germek, korumak, kollamak, yardım etmek, egoizminden sıyrılmak demektir ki bunu herkes yapamaz..Ayrıca ağabeylik akıl vermek, yol göstermektir, bildiğini, tecrübelerini paylaşmaktır, aktarmaktır ..Küçüğünün eksik taraflarını tamamlamak, kusurlarını söylemek, tecrübelerini ona anlatmak, aydınlanmasına yardımcı olmaktır..Bu sebeble Ağabeylik, zor sanattır demiştik zaten..Bu işleri hiç aksatmadan hayatı boyunca yapmak zorunda olmak her ağabeyin fevkalade toleranslı, özverili, düşünceli, adamsendecilikten uzak ve bir okadar da donanımlı olmasını gerektirir..
İnsanların birikimleri, tecrübeleri, kapasiteleri, kültür derinlikleri, sabır ve tahammül dereceleri, nezaket ve zarafetleri, beşeri zaafları birbirinden farklıdır..Böyle olunca tabiidir ki ağabeylikleri de farklıdır..Ağabeylik zor sanattır demiştik, çünkü fedakarlık ister, zorluklara göğüs germeyi gerektirir, kendi işini gücünü bırakıp bir arkadaşına yardım etmek söz konusu olduğunda kendisini düşünmemeyi gerektirir, ilave olarak da gerektiğinde özür dilemesini, gerektiğinde teşekkür etmesini ama bazende azarlamasını bilmek demektir..
Her ağabeyin bir üslubu vardır, yardım isteyen küçükler bunu bilirler, ya da en azından o ağabeyin üslubunun böyle olduğunu bilmelidirler..Bilmiyorlarsa zamanla öğreneceklerdir bu sebeble ” Ben senin üslubunu beğenmedim “ demek yardım isteyen için uygun bir davranış olmadığı gibi etik de değildir..Ağabey her hal ve durumda tanışsan da tanışmasan da, yaklaşsan da, yaklaşmasan da zaten ağabeydir..Ağabeydir çünkü mesleğin, okulun, hobinin sahipleri bunu zaten bilirler yani gruplarının ağabeylerini tanırlar eğer tanımıyorsanız bu en hafif tabiri ile sizin ayıbınızdır....
Gerekli olmayan hiç bir durumda hiç bir ağabey ortaya çıkıp ben sizin ağabeyinizim demez..Ağabeyinizi kıskanın, ama bu kıskançlık daha çok bilgi sahibi olmak en az onun gibi olabilmek çabasına dayanıyorsa ise iyidir, yapılanları ve yapanları kıskanmak, ortalığı karıştırmak üzerine ise kıskançlık en fena alışkanlıklardan biridir..
Eğer ağabeylerinin yardımına ihtiyacın varsa bunu açık kalplilikle isteyebilmelisin, yanlış hissiyat sahibi olmamalısın..Yardım istemek, isteyeni hiç bir zaman küçültmez..”Efendim ben şu tarihten beri bu hobideyim, şunları şunları yaptım, böyle başarılıyım, böyle donanımlıyım, böyle yeri göğü birbirine kattım, Patagonya ile QSO yaptım” falan filan ya da “Efendim bugün bizim genel müdür beyefendi ile oturup amatörlüğün sorunlarını konuştuk, kendisine sorunlarımızı birer birer izah ettim” gibi kendini göstermek için veya böbürlenmek adına acayip anlatımlara gerek yoktur..Bunu huysuz, alıngan, pimpirikli, kendini beğenmiş, biraz evvel de söylediğimiz gibi psikolojik sorunları olan tipler yapar..
Güzel bir deyişimiz vardır ; Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz..Küçükler de her zaman deneylerini, yaptıklarını, yapamadıklarını, anlayamadıklarını, düşüncelerini anlatmakla ve paylaşmakla ileriye gideceklerdir, bilgiyi paylaşmak radyo amatörlüğünün olmazsa olmazıdır..Onlar daima soru soracaklardır, yalnız, “ Soru sormaya korkuyoruz, utanıyoruz çünkü ağabeyler çok kibirli davranıyor, çok bilirim havasına giriyor “ gibi ağabeyleriniz hakkında yanlış düşünceler içinde olmayınız..Bu sadece sizlere zarar verir..Soru sormak, araştırmak, öğrenmeye çalışmak bunu yapanları küçültmez ve zaten bu arkadaşlarımıza da böyle yaptıkları için kötü gözle bakıldığını ne duydum ne de işittim..Ağabeylerinizin yardımına koşmak da sizin görevleriniz arasındadır..
Sorulan soruya cevap verildiğinde bu cevap nasıl olursa olsun, ister bilgiçlik taslanmış olsun, ister kabaca cevaplandırılmış olsun hoş görmek gençliğin şanındandır, hoşgörülü olunuz, delikanlılık siz de kalsın çünkü ağabeyiniz sizin yaşınızdan geçti ama siz daha onun yaşına gelmediniz ve tecrübe süzgecinden geçmediniz..Tabiidir ki bir ağabeyde sorulara kabaca, baştan savma cevap vermez, kabaca cevap vermektense hiç cevap vermemeyi yağlemesi gerekir, konuyu bilmiyor olabilir, incelemeye vakti olmayabilir, başka sebeblerden dolayı verememiş olabilir, o zaman soru sahibine bilgi vermeli ve en azından araştıracağını daha sonra cevaplayacağını bildirmelidir ki Ağabey olduğu belli olsun..
Ağabey kendisine soru sorulmasına kızmayandır, soru sorma bahanesi ile ukalalık edilmesine, bilgiçlik taslanmasına bozulmaz, böyle ortamlarda durumu hoşgörü ile karşılar… Ağabey kendisinden yada ortamdan yardım isteyeni gördüğünde yardım etme fırsatı çıktığı için sevinendir, ağabey ayni zamanda bir öğretmendir, böyle olduğu için, yardım edebildiği ölçüde mutlu olandır, bundan zevk alandır ..Ağabey daima bir bilendir, mesleğin, hobinin büyüğü ve kıdemlisidir, tecrübelidir, tenkidlerinde samimi ve babacandır, sizler tenkide sebeb olan davranış ve hareketlerinizi kontrol altına almalı ve tekrarlamaktan kaçınmalısınız, asileşmek size hiçbir şey kazandırmaz, darılsanız da gücenseniz de diyaloğunuzu koparmamalısınız ..Hiç merak etmeyin böyle davranmanız size bir şey kaybettirmez ve zamanı geldiğin de bu davranışınız sizi iyi bir ağabey yapacaktır.
Radyo amatörlüğü bir yaşam biçimidir demiştik, geriye baktığınızda yaşam biçiminiz istediğiniz gibi geçmişse ne mutlu size, iyi bir radyo amatörü, iyi bir kardeş olduğunuz için kendinizi şımartabilirsiniz..
Şunu hiçbir zaman unutmayınız ; Ağabeyi ağabey yapan biraz da kardeşleridir, küçükleridir, biliyoruz ki bu da karşılıklı sevgiden saygıdan geçer, siz gençler sevgi ve saygınızı eksik etmeden teşekkürü bilirseniz ağabeyde ağabeyliğini bilecektir.. Bu anlayışa ulaşmak uzun yıllar içinde katedilmesi gereken uzun soluklu bir yoldur..Ağabeyinizin söylediklerini, fikirlerini, düşüncelerini iyi anlamalı ve yanlış yorumlamamalısınız..Ağabeyinizin tenkidlerinde, yılların tecrübe ve yaşanmış gerçeklerinden kaynaklanan birikimler vardır, dikkatle dinlemeli ve anlamağa çalışmalısınız, ağabeyinizin de beşeri zaafları olabileceğini unutmamalısınız..Ağabeyliğe layık olanı da Ağabey yapmazsanız yani bir anlamda ağabeyinizi tanımazsanız ağabeysiz kalırsınız ve ilerde kendiniz de Ağabey olamazsınız..Bizim hobimizin de daima Ağabeylere ihtiyacı olduğunu unutmayalım.
Bunu böylece bilin ; İstemeyene bilgi, ilgilenmeyene ilgi, ağlamayana mama verilmez..J
2011 yılının hepimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum..Sevgiyle kalın, sağlıkla kalın, ağabeyleriniz bol, çalışmalarınız başarılı olsun diyorum..
İzmir’den selamlar ve sevgiler..
73’s de Özhan Önder TA3BQ
Linkback: https://www.radyoamatorleri.com/index.php?topic=971.0
«
Son Düzenleme: 31 Ocak 2011, 22:19:09 Gönderen: TA3BQ
»
Mesajı Paylaş
|
Kayıtlı
TA3DP
Mevzuat Uzmanı
Sistem Yöneticisi
Sitenin Sahibi
Bu Mesajı : 99
İleti: 229
ta3dp@hotmail.com
İsim Soyisim: Ramazan KURTÇU
Ynt: AĞABEYLİK SANATI
«
Yanıtla #1 :
24 Ocak 2011, 15:16:45 »
Özhan AĞABEY,
Daha önce yazdığınız YAŞAM BİÇİMİ gibi, içtenlikle ve çok akıcı olarak yazdığınız bu yazınız da gerçekten güzel ve anlaşılır. Aklınıza, kaleminize sağlık.
Toplumumuzda ve amatör telsizcilik camiasında değerli şahsınız gibi AĞABEY’lerimizin çoğalması dileğiyle saygılar sunarım.
Mesajı Paylaş
|
Kayıtlı
İLGİ BİLGİ, KÜLTÜRLÜ BİLGİ GÜÇTÜR.
ta3pk
Ziyaretçi
Ynt: AĞABEYLİK SANATI
«
Yanıtla #2 :
30 Ocak 2011, 21:38:19 »
Evet MİRİM, okudum yazınızı neler neler dıyecem demıyorum.Sevgının gıderek yok oldugu bır toplumda bazı hassasıyetlerın varlıgını savunmak gıderek zorlasıyor.Bu soyledıklerınız yıllar once olsaydı kabulum bugun suratlı yasayıp tuketıyoruz.Uretmedıgımızden hazır alıp yapma egılımı oldugundan ben sahsen sıkayetcıyım.En uzaktakı adamın elınde izleyecegı bır semayı abısınden almazda verır parayı hazır alırsa abıyede gerek kalmaz.Hayır bu dusuncenız yanlıs dıyecek kardesımıde sımdıden Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor.
Üye Ol
ya da
Giriş Yap
hurmetler MİRİM
ta3pk saygılarımla
Mesajı Paylaş
|
Kayıtlı
TA3BQ
Ziyaretçi
Ynt: AĞABEYLİK SANATI
«
Yanıtla #3 :
31 Ocak 2011, 22:34:36 »
Halit,
Ne demek istediğini anlamadım ama en azından yazımı okuduğun için teşekkür etmeliyim.
Her radyo amatörü önce kendisine şu soruyu sormalıdır "Ben bu güne kadar radyo amatörleri için ne yaptım?". Eğer bu soruya "Bende şunları yaptım" şeklinde olumlu cevap verebiliyorsan ne mutlu sana, yok veremiyorsan o zaman nedenini araştırmalısın.Ağabeylere ihtiyacımız yok diyorsan bu fikrine de saygı duyarım ancak bunun sebebini açık seçik ve anlaşılır bir biçimde izah etmelisin aksi takdir de başka duyguların etkisi altında olduğuna hükmederler.Günümüzde sevgi ve saygı yitiriliyor olabilir ancak radyo amatörleri Türklere has bu iki hasletimizi yitirmemeğe uğraş vermelidirler..Bu fikri empoze etmeğe uğraşıyoruz..
Seni yanlış tanımadığımı zannediyorum, şeffaf olmaktan, düşünce ve fikirlerini açık yüreklilikle anlatmaktan korkmamalısın..Senden bunu beklerim.
Barika-i hakikat mücadele-i efkardan doğar.
73 Özhan
Mesajı Paylaş
|
Kayıtlı
ta3pk
Ziyaretçi
Ynt: AĞABEYLİK SANATI
«
Yanıtla #4 :
04 Şubat 2011, 12:35:02 »
Mirim; yanlıs bir anlama veya ben yanlıs ifade kullandım heral.Asıl olan insanın kendı uretebılmesı.Hazır hiçbir malzeme gelip uygulamaya sokunca butun asamaları gecılmiş olur.daha acem sızın yaptıgınız gecmiştekı antenı alıp uzak mesafeden daglardan kontrolumuz netıcesınde yaptıgımız tespıtler ortada .arkasından baska bırının hazır aldıgı antenle ulasması fark varmı var. zaman içersınde bır cagrınızla izmir yanyana gelmıstı bu agbeylık veya buyuge saygıdır,birgun lazım olur dıye saklarım cagrı zarfını,bugun yanyana gelebılecegıne inanıyormusunuz kızılcık serbetı bu noktada içiyoruz.Gördugum edep uzrede yaptıklarımı anlatmak bana dusmez ancak beraber oldugum dostlar anlatabılır.Durus dersenızkı özellıkle kımsenın arkasından degıl yuzune cunkı bılırımkı konu doner dolasır gelır karsına.Konumuz abeylık olması gereken olgudur,peki seref ,haysıyet ayakkabının altına pence olmus adam abeylıgı napsın deyıvercem gıne kızdırcem sızı Mirim sızı sevdıgımı herkes bılır ellerınızden operım.Hele elestırmek benım haddım degıldır.
Mesajı Paylaş
|
Kayıtlı
TA3BQ
Ziyaretçi
Ynt: AĞABEYLİK SANATI
«
Yanıtla #5 :
04 Şubat 2011, 15:24:56 »
Halit kardeşim,
"Ağabeylik Sanatı" yazısı gençlere sevgi saygı olgusunu aşılamak, Türkiyedeki radyo amatörlüğünün bu aşı ile ilerleyebileceğini naçizane anlatmaya çalışan ve benim yıllar içinde edindiğim tecrübelerimin ve birikimin yazıya dökülmüş ifadeleridir.
Bu yazının hiç bir yerinde Radyo amatörünün kullandığı cihaz ve antenleri ve hatta malzemeyi kendisinin üretmesi gerektiği gibi bir fikir yoktur.Asıl olan insanın kendisinin üretmesi diyorsun ama bazı şeyler varki kendimizin üretmesi ancak bir hayaldir.Ben o yazımda üretimden bahsetmiyorum ama sen israrla kendi üretimimizin asıl olduğunu vurguluyorsun.Üretimden bahsetmeye gerek yok çünkü zaten biz radyo amatörlerinin üretim yapabildiğimiz alan çok kısıtlıdır hatta hemen hemen anten yapımına münhasırdır diyebilirim.Tabiidir ki bir çok amatör gençliğinde ya da başlangıçta bir verici yapmıştır, alıcıya benzer bir alet yapmıştır.Bunlar heves işidir bir müddet sonra bu heves biter çünkü daha iyisini yapabilmemiz için gerekli olan malzemeyi bulamayız malzemeyi bulduğumuzda da gerekli parayı bulamayız bundan dolayı daha ileri seviyede bir üretim yapamadığımız için vazgeçeriz ve profesyonel üreticilerin ürettiği cihaz, alet edevatı kullanmaya başlarız..
Halit bu hep böyle olmuştur, geçmişte de böyle olmuştur gelecekte de böyle olacaktır.Kendi imali cihazlarla çalışan amatör yokmudur, vardır ama yaklaşık 2 milyonu aşkın üyesi olan amatör dünyasında, bu kabiliyetini ortaya koyabilecek bunu yapamak için gerekli bilgi, beceri alet edevat donanımı olan, üreteceği her tür cihaz için malzeme bakımından sıkıntısı olmayan, aradığı her parçayı bulabilen bütün bunları alabilmek için de ekonomik durumu müsait olan amatörler bu işi rahatlıkla yapabiliyorlar..
Biz Türk radyo amatörleri zaten bu hobiye en az 80-90 sene geç başlamış şanssız radyo amatörleri olarak bu gün ancak dünyadaki bu hobinin en gelişmiş olanlarının bilgi ve tecrübelerini aktarmaları ile bir şeyler yapmaya çalışan daha işin alfabesinde olan radyo amatörleriyiz..
Konuyu yaşadığımız bu şehirdeki radyo amatörlerinin birlik beraberlik ruhu ile başlattıkları ancak bir çok yanlış uygulama ile kalp kırdıkları günlere çevirmişsin.Evet haklısın bir çağrımız ile toplanmıştık, bir çağrımız ile yeni bir sayfa açalım ve birlik beraberlik içinde olarak bu şehrin radyo amatörlerini bir adımda olsa ileri (burada ki kelime sansüre takıldı)ürelim çağrısına da cevap almıştık.
Ancak Türk gibi başla ama İngiliz gibi bitir derler ya işte biz böyle yaptık, Türk gibi başladık ve çok kısa zaman da işin suyu çıktı, sen, ben, o üçgeni içinde kilitli kalarak ve maalesef İngiliz gibi bitiremedik..Halen daha Getto'laşmaya çalışan, geçmişteki CB' den kalan kötü demeyim ama uygunsuz olan alışkanlıklarından vazgeçemeyen, bu alışkanlıkları devam ettiren, bir türlü radyo amatörlüğü asaletine ısınamayanları her gün görüyor ve frekanslarda duyuyoruz
Halit, işte bu tecrübelerimizi açık kalplilikle dile getirip yazıya dökemediğimiz için bu gün ayni olaylar yine devam ediyor..Ayni iyi niyetle toplanıp, hemen akabinde dağılmalar, birbirini suçlamalar, başkanlık yarışında geçen hesaplaşmalar, istenmeyen adamlar, söz dinlemeyen gençler, ağabeylik yapmayan ağabeyler, egoizmin daniskası, vurdum duymazlığın alası,
hangi birini sayayım, ayni bizlerin geçmişte yaşadığımız olaylar, kavgalar, hepsi yeniden bir daha yeniden, bir daha yeniden...
Ağabeylik Sanatı yazısı bütün bunların yeniden yaşanmaması için gerekli davranış biçimlerinin sadece bir tanesine parmak basan bir düşünceler toplamıdır.Diğerlerini de anlatmak ve yaşanan olayları yorumlamak için benim ömrüm yetmez..Bu işi gençlere bırakıyorum..Özellikle de daha başlarken, ağabeylerinin nasihatlerini, birlik ve beraberliği bozmaması için yapılan tüm telkinleri hiçe sayarak yaptığı uygunsuz davranışlara devam eden gençlere bırakıyorum..Tuttukları yolun yanlış olduğunu kendilerini kullananlar tarafından sokağa atıldıkları zaman anladılar ama artık çok geç olmuştu..
"Şeref ve haysiyeti ayakkabısının altına pençe yapmış adamlar ağabeyliği ne yapsın." şeklindeki deyişin iyi olmuş ama o tipler de bir gün kendilerine geleceklerdir, gelmiyenler ise yanlızlığa mahkum olarak sürdüreceklerdir yaşamlarını, hiç merak etme çünkü "Aklın yolu birdir" kardeşim.
Bazılarımızın hataları, bazılarının yalan dolan ve palavra ile layık olmadıkları mevkileri ele geçirmelerine sebeb olabilir ancak o mevkiler kimselere baki değildir..Bu dünya Sultan Süleymana kalmamış onlara mı kalacak..O tipler de ayni yoldan kendilerinin uyguladıkları şekilde kendilerine uygulanacak yalan dolan ve palavra ile devrileceklerdir.
Halit kardeş bu yazışma adeta bir körler ve sağırlar birbirini ağırlar diyaloğuna dönüştü..
Ben diyorum Malatyanın kayısısı, sen diyorsun Şamın hurması..Gel müşterek bir zeminde buluşalım ve ümit edelim ki TA radyo amatörlüğü daha iyi günlere doğru yol alacaktır, almalıdır bunun için biz eski tüfekler, yaşlılar, ihtiyarlar elimizden gelen yardımı yapalım,ikazımızı söyleyelim ve yazalım..
Her zaman dile getiriyorum ; "Barika-i hakikat mücadele-i efkardan doğar."
Sağlıcakla kal sevgiyle kal, Allah cümlemize uzun ömürler sağlık ve mutluluk ihsan eylesin.
"Olmaya Devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi"
73 Özhan TA3BQ
«
Son Düzenleme: 04 Şubat 2011, 15:27:59 Gönderen: TA3BQ
»
Mesajı Paylaş
|
Kayıtlı
TB1BHG
Amatör Telsizci
Sitenin Sahibi
Bu Mesajı : 23
İleti: 354
İsim Soyisim: Gökhan Köseoğlu
Ynt: AĞABEYLİK SANATI
«
Yanıtla #6 :
04 Şubat 2011, 17:27:18 »
Sitemizde Özhan ağabeyimiz gibi güzel bir abimizin olması benim için büyük bir şanstır.kendisinin bütün yazdıklarını zevkle okuduğum gibi hem amatör radyo teknik alanda ,hemde sosyal içerikli anlamda dersler alıyorum yazdıklarından.Ağabeylik konusunda'da değerli fikirlerine harfiyen katılıyorum.Her ne kadar izmir' li olmasamda çocukluğum foça ilçesinde geçtiği için az da olsa hemşehri sayılırız kendisiyle.Saygıyla selamlar ellerinden öperim.kaleminizin (KLAVYENİZİN) hiç durmaması dileklerimle.
Mesajı Paylaş
|
Kayıtlı
H.Gökhan Köseoğlu. KN41MF
Karamollalar
Ziyaretçi
Ynt: AĞABEYLİK SANATI
«
Yanıtla #7 :
31 Ekim 2011, 09:40:02 »
Aynı elmalı şeker gibi sohbet,ne kadar güzel anlatmişsınız,sizin deyiminizle
Ben diyorum Malatyanın kayısısı, sen diyorsun Şamın hurması..Gel müşterek bir zeminde buluşalım ve ümit edelim ki TA radyo amatörlüğü daha iyi günlere doğru yol alacaktır, almalıdır bunun için biz eski tüfekler, yaşlılar, ihtiyarlar elimizden gelen yardımı yapalım,ikazımızı söyleyelim ve yazalım..
Dilerim hep beraber siz eski tüfekler AĞABEYİLİKLE tercübelerinizi bizlere hoş sohbetlerinizle aktarırsınız.
Saygılarımla ibrahim.
Mesajı Paylaş
|
Kayıtlı
Yazdır
Sayfa: [
1
]
Yukarı git
« Mika Kapasitörler Ve Türkiye'de Radyo Amatörlüğü
|
WINDOM ANTEN - WINDOM ANTENNA »
Konuyu Paylaş
Amatör Telsizcilik - Türkiye Telsiz ve Radyo Amatörleri Bilgi Paylaşım Platformu
»
AMATÖR TELSİZCİLİK,PAYLAŞIMLARIMIZ
»
MAKALELER
(Moderatör:
TA3DP
) »
AĞABEYLİK SANATI