Halit Kardeşim,
"Ağabeylik Sanatı" yazısı gençlere sevgi saygı olgusunu aşılamak, Türkiyedeki radyo amatörlüğünün bu aşı ile ilerleyebileceğini naçizane anlatmaya çalışan ve benim yıllar içinde edindiğim tecrübelerimin ve birikimin yazıya dökülmüş ifadeleridir.
Bu yazının hiç bir yerinde Radyo amatörünün kullandığı cihaz ve antenleri ve hatta malzemeyi kendisinin üretmesi gerektiği gibi bir fikir yoktur.Asıl olan insanın kendisinin üretmesi diyorsun ama bazı şeyler varki kendimizin üretmesi ancak bir hayaldir.Ben o yazımda üretimden bahsetmiyorum ama sen israrla kendi üretimimizin asıl olduğunu vurguluyorsun.Üretimden bahsetmeye gerek yok çünkü zaten biz radyo amatörlerinin üretim yapabildiğimiz alan çok kısıtlıdır hatta hemen hemen anten yapımına münhasırdır diyebilirim.Tabiidir ki bir çok amatör gençliğinde ya da başlangıçta bir verici yapmıştır, alıcıya benzer bir alet yapmıştır.Bunlar heves işidir bir müddet sonra bu heves biter çünkü daha iyisini yapabilmemiz için gerekli olan malzemeyi bulamayız malzemeyi bulduğumuzda da gerekli parayı bulamayız bundan dolayı daha ileri seviyede bir üretim yapamadığımız için vazgeçeriz ve profesyonel üreticilerin ürettiği cihaz, alet edevatı kullanmaya başlarız..
Halit bu hep böyle olmuştur, geçmişte de böyle olmuştur gelecekte de böyle olacaktır.Kendi imali cihazlarla çalışan amatör yokmudur, vardır ama yaklaşık 2 milyonu aşkın üyesi olan amatör dünyasında, bu kabiliyetini ortaya koyabilecek bunu yapamak için gerekli bilgi, beceri alet edevat donanımı olan, üreteceği her tür cihaz için malzeme bakımından sıkıntısı olmayan, aradığı her parçayı bulabilen bütün bunları alabilmek için de ekonomik durumu müsait olan amatörler bu işi rahatlıkla yapabiliyorlar..
Biz Türk radyo amatörleri zaten bu hobiye en az 80-90 sene geç başlamış şanssız radyo amatörleri olarak bu gün ancak dünyadaki bu hobinin en gelişmiş olanlarının bilgi ve tecrübelerini aktarmaları ile bir şeyler yapmaya çalışan daha işin alfabesinde olan radyo amatörleriyiz..
Konuyu yaşadığımız bu şehirdeki radyo amatörlerinin birlik beraberlik ruhu ile başlattıkları ancak bir çok yanlış uygulama ile kalp kırdıkları günlere çevirmişsin.Evet haklısın bir çağrımız ile toplanmıştık, bir çağrımız ile yeni bir sayfa açalım ve birlik beraberlik içinde olarak bu şehrin radyo amatörlerini bir adımda olsa ileri (burada ki kelime sansüre takıldı)ürelim çağrısına da cevap almıştık.
Ancak Türk gibi başla ama İngiliz gibi bitir derler ya işte biz böyle yaptık, Türk gibi başladık ve çok kısa zaman da işin suyu çıktı, sen, ben, o, üçgeninin içinde kilitli kalarak ve maalesef İngiliz gibi bitiremedik..Halen daha Getto'laşmaya çalışan, geçmişteki CB' den kalan kötü demeyim ama uygunsuz olan alışkanlıklarından vazgeçemeyen, bu alışkanlıkları devam ettiren, bir türlü radyo amatörlüğü asaletine ısınamayanları her gün görüyor ve frekanslarda duyuyoruz
Halit, işte bu tecrübelerimizi açık kalplilikle dile getirip yazıya dökemediğimiz için bu gün ayni olaylar yine devam ediyor..Ayni iyi niyetle toplanıp, hemen akabinde dağılmalar, birbirini suçlamalar, başkanlık yarışında geçen hesaplaşmalar, istenmeyen adamlar, söz dinlemeyen gençler, ağabeylik yapmayan ağabeyler, egoizmin daniskası, vurdum duymazlığın alası,
hangi birini sayayım, ayni bizlerin geçmişte yaşadığımız olaylar, kavgalar, hepsi yeniden bir daha yeniden, bir daha yeniden...
Ağabeylik Sanatı yazısı bütün bunların yeniden yaşanmaması için gerekli davranış biçimlerinin sadece bir tanesine parmak basan bir düşünceler toplamıdır.Diğerlerini de anlatmak ve yaşanan olayları yorumlamak için benim ömrüm yetmez..Bu işi gençlere bırakıyorum..Özellikle de daha başlarken, ağabeylerinin nasihatlerini, birlik ve beraberliği bozmaması için yapılan tüm telkinleri hiçe sayarak yaptığı uygunsuz davranışlara devam eden gençlere bırakıyorum..Tuttukları yolun yanlış olduğunu kendilerini kullananlar tarafından sokağa atıldıkları zaman anladılar ama artık çok geç olmuştu..
"Şeref ve haysiyeti ayakkabısının altına pençe yapmış adamlar ağabeyliği ne yapsın." şeklindeki deyişin iyi olmuş ama o tipler de bir gün kendilerine geleceklerdir, gelmiyenler ise yanlızlığa mahkum olarak sürdüreceklerdir yaşamlarını, hiç merak etme çünkü "Aklın yolu birdir" kardeşim.
Bazılarımızın hataları, bazılarının yalan dolan ve palavra ile layık olmadıkları mevkileri ele geçirmelerine sebeb olabilir ancak o mevkiler kimselere baki değildir..Bu dünya Sultan Süleymana kalmamış onlara mı kalacak..O tipler de ayni yoldan kendilerinin uyguladıkları şekilde kendilerine uygulanacak yalan dolan ve palavra ile devrileceklerdir.
Halit kardeş bu yazışma adeta bir " Körler ve sağırlar birbirini ağırlar" diyaloğuna dönüştü..Ben diyorum Malatyanın kayısısı, sen diyorsun Şamın hurması..Gel müşterek bir zeminde buluşalım ve ümit edelim ki TA radyo amatörlüğü daha iyi günlere doğru yol alacaktır, almalıdır, bunun için biz eski tüfekler, yaşlılar, ihtiyarlar, tecrübeliler,Ağabeyler elimizden gelen yardımı yapalım, ikazımızı söyleyelim ve yazalım..
Her zaman dile getiriyorum ; "Barika-i hakikat mücadele-i efkardan doğar."
Sağlıcakla kal sevgiyle kal, Allah cümlemize uzun ömürler sağlık ve mutluluk ihsan eylesin.
"Olmaya Devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi"
73 Özhan TA3BQ
Linkback: https://www.radyoamatorleri.com/index.php?topic=1042.0